Yozgat Vakıfları

Diyarların içinde Bozok (Yozgat) diyarı, hayratların içinde vakfiyeler, bunların ikisini bir araya getirip inceleyen değerli bir insan varmış. Osmanlı zamanından beri Vakıflar Genel Müdürlüğünün arşivinde Yozgat ilinde 708 vakfiye kurulmuş, 278 tanesi Yozgat merkez ve köylerinde diğerleri ise kazalarında bulunuyormuş. Aslında vakıf durmak demekmiş ama hepsi günümüze kadar duramamış. Yozgatlıların çoğu bu kadar vakfiye olduğunu bilmiyormuş. Köyümdeki vakfiyeden bile haberim yokmuş (Sorgun ilçesi Karalık köyü Hasan Efendi Camii vakfiyesi).

Bu vakıflar Anadolu’nun Türkleşmesinde ve İslamlaşmasında önemli rol oynamışlar. Vakıfların eskiden bu kadar yaygın olması aklıma takılmıştı. Neden bu kadar çok vakıf vardı? Bir çok sebebi vardır elbette ama bence önemli sebeplerden biri ecdadımızın mülkiyete ve paraya bakış açısı idi. İslama göre mülkiyet mutlaka manada Allah’ındır. Kul kendisine verilen mülkün emanetçisidir ve o mülkte fakirin garibanın hakkı vardır. Bu günkü anlamda mutlak manada özel mülkiyet yoktur. Ne kadar çok kazansanız da özel mülk edinemezsiniz. İhtiyaçtan fazlasını da ihtiyaç sahiplerine dağıtmak gerekir. Dolayısıyla kazanılan parayı biriktirmek bir işe yaramayacağı gibi hayır işlerine harcamak aynı zamanda bir yükümlülüktür de.

Bozkırın efendisi Yozgat da bu yükümlülüğü elinden geldiği kadar yerine getirmiştir. İnanmıyorsanız 14 tane vakıf medreseden olan Yozgat’ın en eski tarihli (14 Mayıs 1801) 24 odadan oluşan, 500 talebeli, İslam Enstitüsü niteliğindeki Abdullah Ağa tarafından yaptırılan Köseyusuflu köyünde bulunan medrese vakfına, II. Mahmud’un zevcesi Hoşyar Kadın tarafından yaptırılan kendi adını taşıyan Hoşyar Kadın Medresesi vakfına, Yozgat merkezdeki Çapanoğlu Camii (Ulu Camii), Boğazlıyan Ali Efendi Camii, Akdağmadeni Tekke Köyü Camii, Şefaatli Cıcıklar Köyü İsmail Efendi Camii, Sarıkaya Karabacak Köyü Aslan Ağa Camii, Yerköy Hacılı Köyü Camii, Çekerek Kavakalanı Köyü Camii, Çayıralan Çukurören Köyü Camii, Sorgun Araplı Köyü Hüseyin Ağa Camii gibi birçok köy camii vakfiyesine sorabilirsiniz. 106 camii ve mescid için tesis edilen vakıf sayısı 112 (Acil Vakıf hattı) imiş.

Zannetmeyin ki bu vakfiyeleri zengin ya da nüfuz sahibi kişiler yapmış. Bunların % 68.75’ini köy sakini sıradan vatandaşlar yapmış. 112 vakfiyenin % 78,57’si para vakfı, kalan ise Akar (ev, dükkan, bağ, bahçe, hamam, değirmen, arsa vs.) vakfı imiş. Tekkelerin, zaviyelerin, çeşmelerin (Fatma Hanım Çeşmeleri, Cevheri Ali Efendi Çeşmeleri, Yozgat Hammamizade Çeşmesi gibi toplamda 13 adet), şadırvanların ve köprülerin vakfiyeleri de bulunmakta imiş. Hatta bazı vakıf kuranların ölmüş akrabalarına Kur’an, mevlid okutmak için Cüzhanlar, Aşırhanlar, Duahanlar için vakıf gelirlerinden gelir tahsis ettikleri olmuş.

Bozkırın efendileri Bozoklular, kurdukları vakıfların 9 tanesinin gelirlerinin bir kısmını kilometrelerce uzaklıktaki ulaşımın çok güç olduğu zamanlarda Harameyn’e (Mekke-Medine)  göndererek Peygamber Efendimizi unutmadıklarını da göstermişler.

Bu hayır yarışının günümüzde de devam etmesini temenni eder, Yozgat’ın bilinmeyen bir yönüne ışık tuttuğu için sayın Prof. Hamza Keleş’e teşekkür ederiz.

 

Nuri KAPLAN

Sorgun Düşünce Kulübü

Author: Yönetici